Bing bang denen büyük bir patlamayla oluştuğu kabul gören dünyamız evren içinde büyük bir denge ve düzene sahiptir.Sadece dünyamız değil diğer bütün gezegenler ,yıldızlar ve hatta bütün gök cisimleri bu dengenin bir parçası ve sistemin yapı taşlarıdır.Ancak dünyamızın bu sistem içerisindeki diğer gök cisimlerinden farkı üzerinde canlıların yaşamasıdır.Evrende yalnız olup olmadığımız bugün hala tartışılmakta ve yaşam izleri araştırılmaktadır.Fakat biliyoruz ki biz bu dünyada yaşıyoruz.Giydiğimiz elbise,Kullandığımız araba,oynadığımız oyuncak gibi, insanlık bu dünyayı da bir şekilde eskitiyor ve bir şeylerin düzeni gün geçtikçe bozuluyor.Fakat denge o kadar sağlam kurulmuş ki yaklaşık 7milyara yakın kullanıcısı olan bu dünya bunu kaldırabiliyor .Bu denge biraz bozulduğunda ve bir şeyler değişmeye başladığında yine dünyamız bunu başlangıçtaki durumuna getirme yeteneğine de sahip.Bunu beklide depremlerle,sellerler,tufanlarla, volkanik patlamalarla yapıyor.Ve bu geçmişte de böyle olmuş birçok uygarlığın yok oluşuna,yeni uygarlıkların kurulmasına zemin hazırlamıştır.Bugün de dünyanın birçok bölgesinde doğal afetler yaşanmakta ve biz bunları basın ve yayın yoluyla bir şekilde duyuyoruz ve sıra bize geldiğinde de biz de yaşıyoruz,bundan sonra da yaşamak zorundayız.
2012 dendiğinde foton kuşağı diyoruz,marduk diyoruz olumlu olumsuz birçok değişimden söz ediyoruz.Ancak bunları bilimsel açıklamalı sağlam temellere oturtamıyoruz.Zaten insan bizzat yaşamadığı, görmediği veya tecrübe etmediği bir durumu açıklayabilir mi? Tabikide açıklayamaz,varsayımlardan ibaret söylemlerle yetinebilir.İşte 21 aralıktı, 2012 idi durumuda böyle bir söylenti.Lakin durumu ilginç kılan ve insanı meraklandıran,araştırmaya öğrenmeye iten sebepler de yok değil.Maya takviminin 21 aralık 2012 de son

bulması,bunu dünyanın sonu değil de yeni bir çağ olarak ifade etmeleri,yine Sümerlilerin nibiru adını verdikleri ve “geçiş” anlamına gelen Marduk gezegeninin dünyaya yaklaşma periyodunun 2012 ye denk gelmesi bu sebeplerden.
Biz bütün bunları bir kenara bırakıp kendimize bakacak olursak, şu bir gerçek ki biz bu sistemin düzeniyle oynadıkça o da kendini bir şekilde tamir edecek ve yenileyecek, bize bir şekilde cevap verecek.Günü geldiğinde son sözünü de söyleyecek.Bunun zamanını bilmiyoruz .İnancımız gereği, kutsal kitabımızda da belirtildiği için bunu inkar da edemeyiz.Ben o gün gelene kadar da bu dünyanın bize söyleyeceği küçük büyük bir takım sözleri olduğunu düşünüyorum.Bu artıkfoton kuşağımı olur,beşinci boyut mu olur,2012 mi yoksa 20012 mi orasını bilemiyorum.Her yeni bir güne başlayıp yeni bir tarihi görmek gibi,yeni bir şey öğrenip “vay be demek böyleymiş” diye düşünmek gibi,yaşayacağımız ve göreceğimiz yani tecrübe edeceğimiz çok şey var.Ömrümüz yettiği müddetçe bunları görmek de kaçınılmaz olacak.Derler ya bazı şeyler anlatılmaz yaşanır.Anladığımız kadarını anlayıp günü geldiğinde yaşayalım.Belki gelecek nesillere anlatacak çok şeyimiz olur.
NOT:Konuya ilgi duyan arkadaşlarımız,büyüklerimiz, bilgilerini, araştırmalarını veya kişisel görüşlerini yorum kısmına yazarak bizimle ve tüm ziyaretçilerimizle paylaşabilirler.
Gelecek günlerde Foton kuşağını daha iyi anlayabilmek dileğiyle…